21 Mayıs 2016 Cumartesi

Kisse-Bodrum

Sabah demir alan tırhandilin gürültüsüyle uyandım.
Koy çırpıntılı. Delice çifti çoktan uyanmış, kokpitte oyalanıyorlar. Sanırım bizi beklemişler, kibarlıklarından da uyandırmaya kıyamamışlar. Rüzgarın sertleşmesinden korkuyoruz, umuyorum bizim yüzümüden geçe kalmamışlardır.
Bot için biraz yağlı benzin aldım Ahmet Ağabey'den, hazır bottayken onları çözdüm, güneye doğru rota tutacaklar, yolları uzun ve bizimkinden zorlu. Vedalaştık.
Hava kapayıp, rüzgar şiddetini arttırırken kahvaltıya giriştik. Biz de çocuklarla kısa bir bot turu yaptık.
Yağmur başladığı için yemek içeride. Bu arada koy içindeki diğer guletlerin hepsi birer birer demirlerini alıp açıkdenize çıkıyorlar.
Bizim kıçtaki koltuğu çözmemiz yarım metre dalgada biraz zor olacak gibi. Tamer'in çevikliği sayesinde düşündüğümden kolay oldu.
Alakışla'nın girişindeki güya  doğu olan ama döküntünün batısındaki kardinalin batısından geçerek açıkdenize çıktık. Yelken bastık. Koca denizde bizden başka yelken yapan yok.
Sonradan Pabuç Burnu'nun oradan bir başka yelkenli çıktı. Güzel bir Hanse 575...Peşpeşe biraz seyrettik, sonra o kavançadan kurtulmak için geniş apaza döndü. Uzaktan selamlaştık.
Biz tam pupadan alıyoruz, ayıbacağı seyirdeyiz. Gönderi donatmaya üşendiğim için 1/3 açılmış cenovayı ahşap saplı kakıç ile kontrol ediyorum. Umarım kırılmaz...
Karaada Boğazı'na girdiğimizde iyice sertleşti.Bir ara göstergede 52 knot gördüm.
Geniş apaza geçtik. Bu arada arkamızdan gelen camadanlı ana yelkeni ile seyir yapan küçük bir Bavaria hızla yanımızdan geçti. Doğrusu şaşırdım. Nasıl bu kadar hızlı? Altımız o kadar mı kirli?
Hollanda bayraklı Bavaria, İçmeler önüne geldiğinde yelkenini indirmek için manevra etti. Biz yanından geçerek devam ettik. Marina ağzına kadar indirmeye niyetim yok. Nitekim net bir manevra ile kolaylıkla indirdik.
Bu arada BAYK'ın son ayağı sert rüzgar sebebiyle iptal edilmiş. Marina ağzına kadar yarışçı tekne ve ekiplerle dolu. Bir kısım tanıdıklarla selamlaştık, hasret giderdik.
Öğle yemeği Sünger Pizza'da. Servis yoğunluk sebebiyle kötü ama fiyat bari makul. Bu arada marinaya verdiğimiz 1 gecelik para evlat acısı gibi oturdu. Sadece isim benzerliğinden dolayı-küçük Lotus da hala benim adıma kayıtlı imiş- geçen Ağustos'ta neden çok daha ucuza kaldığımızı üzülerek farkettim ama artık yapacak birşey yok.
Elektrik su almadım. Banyo da zaten su soğuktu... Bir daha da gelmem! ))
Akşam birçok organizasyon var sanırım hiçbirine katılmayacağız. Yorgunluk hat safhada. Teknenin içini meyhane muhabettine çevirdik. Fonda taş plaktan Müzeyyen Senar, harika mezeler ve Rakı ile on numara sofra oldu...
Çocukları yatırdıktan sonra Nalan'dan dolunayın eşliğinde çember oluşturduk. Bir türk cevizi ve bir gazyağı lambası ile iyi dileklerimizi evrene gönderdik...
Akşamki çorbacı arayışımız sert başlayan sağnak yağmur ile kesintiye uğradı.
Biz de tekneye dönüp yattık uyuduk.