9 Ağustos 2004 Pazartesi

Çanakkale-Marmara Adası

Saat 05.00 gibi kalktım. Hava karanlık.
Bir gece önce marina işlerimizi bitirip parayı falan ödediğimiz için sorun yok, zaten marinada da in-cin top oynuyor. Motoru çalıştırınca, Haldun da uyandı. Beraber palamar çözdük, fenerlerimiz falan tam, kuzeye doğru Boğaz seferi.
Fazla bir trafik yok. Boğaz'ın oltacıları güneşin doğuşuyla seferden dönüyorlar. Ben yattım, Haldun devraldı.
Kitaba göre, Boğaz'dan yukarı çıkarken, doğuyu izlemek lazım. Sadece yol hakkıyla ilgili bişey değil, batı yakasında kuzey-güney akıntısının daha şiddetli olduğunu yazıyor. Boğaz çıkışında Zincirbozan feneri. Büyük bir bankı işaretlemiş. Tam açığında direği suyun üstünde gözüken bir batık var...
Marmara denizine çıktıktan sonra, rüzgar falan yok, güney sahili izleyerek Marmara Adası'na doğru yükseliyoruz. Karabiga'ya gelmeden ıssız bir koy bulduk. Tayland'daki Phuket'e çok benziyor. Denize girdik, kumsala çıktık...
Etrafımız de denizanalarıyla kuşatılınca, tırstık ve doğru tekneye.
Pis su tankı meselesi, neyse hallettik.
Akşam 18.00 gibi adadayız. Önce anliman mazot ikmali. Bu sefer orada kalmayacağız, dışarı çıkınca oltacılar. Biz de attık, nevale tamam...
Yan koyda funda demir, istavrit tava... ve denizdeki son akşam yemeği.
Yattık uyuduk.