11 Ağustos 2008 Pazartesi

BODRUM-KOS-PSERİMOS-KALİMNOS-LEROS-YAHŞİ/2008-IV

KOS-PSERIMOS
Sabah görev saati olmamasına rağmen Stavros ordaydı, muhabbet falan, telefonunu aldık
Sonradan arayıp, dini bayramlarını falan kutlamaya karar verdik. Marina’da bir tane balıkçı teknesi var, ben de nasıl oluyor da bu burada duruyor diye merak ediyordum, meğer Stavros’unmuş, kışları iş güç olmadığından balığa çıkıyormuş.
Marina’dan ayrıldık, istikamet Pserimos, güzel bir yelken seyriyle, 1.5 saatte vardık. Doğusundaki geniş koya demirledik, güzel korunaklı, deniz ve sahil zaten harika, az tekne var, akşam üstü onlar da gitti. Bir biz bir de bir tekne daha kaldı.
Yukarı çıkan bir patika görüyorum, tahminim ana limana gidiyor olabilir, akşam koyda kalıp patikayı denemeye karar verdik, hesabım 1.5 mil civarı bir yol, 30-40 dak. yürüyüş hesap ediyorum.
Akşam giyindik kuşandık, saldık kendimizi patikaya keçilerin ve çıngırak ve rüzgar seslerinin arasına. O kadar güzel bir yürüyüş ki, fotoğraf çekimlerinden 1 saate yakın sürdü limana varış. Çorak minnacık ada, minik vadileri, tepeleri, ovalarıyla ve ıssızlığıyla hepimizi resmen büyüledi. Limana doğru inerken limon bahçeleri ve sonra da güzelim, sakin Pserimos limanı herkesi adaya aşık ediverdi. Kekik kokuları, keçi melemeleri, büyük sükunet, yalnız arı kovanları, keçilerin arada sırada sessizce çalan çıngırakları hepimizin şehirde unuttuğu ama çok sevdiği şeyler.
Limana iyi ki tekneyle gelmemişiz diye düşündüm, oldukça çalkantılı. Bizim orası ise dümdüz ve sakin.
Tavernacı beni hatırlar gibi oldu ama bence yanlış hatırlıyor, neyse az ama güzel bir yemek yedik. Dönüş karanlıkta, daha doğrusu yarım ay ışığında tam 30 dk sürdü. Gece rüzgar sürekli uğuldadı ama deniz hep sakindi.