10 Mart 2014 Pazartesi

Ağustos 2012/ Orhaniye-Simi

9 AĞUSTOS 2012
Orhaniye
Aşkın, İhsan Zeki Aksu, Cumhur ve son anda Erol Akyiğit
Cumhur bey ile ilk defa tanışacağız. Aşkın ve İhsan Zeki ağabey ile defalarca çıktık. Erol Akyiğit’in  kendi seferi iptal olmuş o da bize dahil oldu.
İhsan, Aşkın ve ben Atatürk havalimanında buluştuk. Taksi Melek abi’den. Marmaris’te kısa bir alışveriş molası. Gece geç saatte Orhaniye’deyiz.  Tekneyi  Begonville’e almışlar.  Cumhur hoca gündüzden gelmiş, onunla teknede tanıştık. Asker emeklisi bir eğitimci. Sohbet, muhabbet, yattık uyuduk
10 Ağustos 2012
Orhaniye-Simi
Sabah bir grup alışverişe gidecek. Begonville’den yürümeyelim diye botu çalıştırmaya karar verdim inat etti, uzun sürdü ama sonunda ateşledik mendeburu.
İhsan ağabeyi marinaya bıraktıktan sonra Doğan Hotel’e geçtim. Amaç ortaklarından Sertan ile tanışmak. Bu kışı Tuncer (Eliçin), Taner (Özer) ve Mahir (Günşıray) ile beraber bir iskeleye bağlı geçireceğiz, bıktık artık bumarinalardan.
 Sertan çok yakın davrandı, o da çok istiyor bunu. Ancak Ekim başına kadar vakit istedi. İskelede o zamana kadar kontratı devam eden tekneler var. Kendisinin birtakım tamiratlarından bahsetti. Bakalım nasıl yapacağız?
Vakitlice iskeleden ayrılıp, yola çıkıyoruz. Rota Simi oltalar her zamanki gibi suda. Erol Akyiğit’in planlı şakaları haricinde makinelerden o meşhum ses gelmiyor, bu sefer şanslı değiliz. Biraz yelken eğitimi biraz sohbet ile Dirsek’te demirlemiş dostlara uğruyoruz. Baluna, Mügem, Nelea ve Taj bu güzel koyu bir korsan yuvası haline dönüştürmüşler. Hakkı ve Mustafa ağabeyler ile Tunç yaz başından beri neredeyse hiç ayrılmadan beraber dolaşıyorlar ve bence gıpta edilecek bir birlikteliğe imza atıyorlar. Tebrikler…
Agia Marina adıyla bilinen yerde, adanın hemen çıkışında bir yüzme molası veriyoruz. Pek kalabalık değil, tam orta yere demirleyip vakit kaybetmeden suya… Özlemişim.
Sonrasında Pedi. Ana limana girmeyeceğiz,  bu sene itibarıyla kontroller sıklaştı.
Pedi koyunda alargada demirdeki teknelerin arasından geçerek, koyun en dibindeki beton su iskelesine bordalıyoruz. İçerdeki yerler tutulmuş, mecburen su tankeri için ayrılmış yer var, burasının en büyük dezavantajı, tanker için ayarlanmış büyük lastiklerin bordayı boyaması…
Otobüs çok dolu olduğu için ana limana yürüyerek gitme kararını oyladık. Kabul edildi. 5 kişi olduğumuz için taksiler almıyor maalesef. Dar sokaklar ve merdivenler arasından şehre doğru yürürken, gruptan kopmalar başladı. Nitekim Cumhur Hoca “yoldan” çıktı.
Akşam yemeği her zamanki gibi Meraklis’te. 10 euro hesap için iyi hizmet ve servis. Yalnız garson değişmiş. Akşam otobüs ile döndük. Gece tabi ben kurtlandım. Avara olup, Thessalona ‘ya gidip demirledik. Yıldızların altında ve hafif  soluganların eşliğinde harika bir uyku.

11 Ağustos 2012
Simi-Bozburun
Sabah kahvaltısı ve yüzme molasından sonra demir alıp ayrıldık. Nisos Seskli olarak bilinen Simi’nin güneyindeki adaya gidip demirledik, ben daldım, dip oldukça pis. Biraz eğitimden sonra kuzeye doğru yollandık. Pamormitis’i pas geçip, girişinde büyükçe bir tonoz şamandırası olan Ay Nikolo koyunda demir atıp yüzme molası verdik. Biraz tamirat, bumba üzerindeki anayelken arabasını yerine taktım.
Rüzgarın çıkmasıyla demir alıp ayrıldık. Marmara kayalıklarının arasından geçip balon bastık, yüksek sürat sebebiyle oltalar karıştı. Hay bin kunduz!
Araboğaz’dan geçip, Simi analimanı sancakta bırakıp, dümdüz denizde Bozburun’a doğru yollandık. Erol’un yeni kankası, Evren’in yerinde güzel, mütevazi ve hesaplı bir yemek yedik. Tekne Hidayet kaptanın önünde bağlı.

12 Ağustos 2012
Bozburun-Orhaniye
Sabah Bozburun’dan ufak tefek alışveriş sonra kısa bir yüzme molası ve demirleme antrenmanı, sonra yelkenle Dişlice Adası, kısa bir mola daha. Tekneyi Orhaniye’de tonoza bağladık. Akşam yemeği yine Begonville’de ve uçakla İstanbul.