VANALAR
Teknelerde, özellikle de su seviyesinin altındaki tüm tesisat giriş ve çıkışları birer vana ile ilişkilendirilmelidir. Eski jargonda kingston valfinden alıntılanarak kinistin valfi olarak bilinen bu düzenek eğer yanlış malzeme seçilir ve doğru inşa edilmez veya değiştirilmez ise kısa sürede bozulmasına, su kaçırmasına hatta teknenin batmasına bile sebep olabilir, ihmal edilmemesi gereken önemli bir konudur.
Piyasada vana ve bağlantı elemanı (rekor, kovan veya dirsek) olarak kullanılabilecek 4 farklı malzeme var.
Piyasada vana ve bağlantı elemanı (rekor, kovan veya dirsek) olarak kullanılabilecek 4 farklı malzeme var.
Klasik olanı pirinç
vanalar. Küresel vanaların küresi paslanmaz çelik, yatağı plastik, gövdesi nikel kaplı pirinç
ve kolu da saç. Oldukça ucuz (1'' olanı 22 TL) ve kolaylıkla her yerde bulunabiliyor. Ancak deniz
suyu kullanımında zamanla sorunlar ortaya çıkabiliyor. Elektroliz sebebiyle sarı
malzeme içerisindeki çinkonun eriyip, bakırın açığa çıkması sonucu vana veya bağlantıların çalışması daha önemlisi koparak su
almaya sebep olması söz konusu. Buna engel olmak amaçlı vanaları anodlara bağlamak ve tekneyi galvanik izolatör ile özellikle sahilden elektrik alma durumunda izole etmek çok önemli.
Çinko eridiğinde bakırın
ortaya çıkması gövdenin kırmızılaşması veya yeşil-beyaz küflerle kendini
gösterebilir. 5 yıldan uzun süren pirinç vana ve kovanların her karaya
çıktığında elle kontrol edilmesi tavsiye olunuyor. Birçok üretici 10 yılı geçmiş tüm pirinç
vana ve bağlantıların, iyi görünümde olsalar bile değişmesini önermekte. Vana kontrolü karada yapılır!
Deniz suyuna bağlı bahsi
geçen elektrolize engel olmak için Avrupa normlarında DZR (Diszincefied ) tabir
edilen bir malzeme mevcut. Ülkemizde halen üretimde standart olarak
kullanılmıyor.
Bunun yerine daha
sıklıkla kullanılan, uzun yıllar teknelerde altın standart malzeme olan bronz. Bronz dökümü standartları oldukça hassas olduğu için, ülkemizde sadece
marka olmuş tekne malzemecilerinde satılan ürünler tavsiye ediliyor. Zaten
piyasada marka olmamış bronz vana bulmak da pek mümkün değil. Eski adıyla West
Marine’de satılan Grocco ürünler dünyada en çok satılan bronz vana
markalarından birisi, ancak oldukça pahalı (1'' vana 120TL). Kötü tarafı standart diş olmayan,
Amerikan normuna uygun NPT dişe sahip olmaları.
Bunlardan başka paslanmaz
vanalar tabi ki de var. Bunlar kabaca 304 ve 316 olarak üretiliyor. Piyasada
iki tip 304 var. Bir tanesi oldukça güvenilir olmakla beraber diğeri için aynı
şeyi söylemek pek mümkün değil. Üzerinde normlar ve standartlar ile ilgili pek
bir ibare yok.
316 ise gayet kabul
görmüş vanalar. Bu tiplerde sorun bağlantı kovanlarında. Bu bağlantıların 316
olanları neredeyse vana fiyatına (110 TL).
Paslanmaz vanalarla
ilgili bir husus, pirinç vanalarda olduğu kadar zengin bir ara eleman (rekor,
kovan, nipel vb gibi) olmaması. Pirinç vanalarda bir hatta iki boy küçük rekor
temin etmek mümkün iken, paslanmaz ürünlerde bu çok mümkün değil maalesef. En
azından şimdilik.
Kaide itibarıyla deniz suyuyla temasta olan iki
farklı metali birbiriyle ilişkilendirmemek gerekir.
4. ve son gurup malzeme
ise plastik tabir edilen vanalar. Marin normlarda üretim yapan sektörün lider
firması True Design. Bununla beraber plastik ürünler gittikçe artmakta buna
bağlı olarak fiyatlar da ucuzluyor (60 TL ye kadar düşmüş durumda). Plastik vanalar, esasen orjinalde Marelon
adlı malzemeden mamul oldukça güvenilir, hafif ve en önemlisi elektrolizden hiç
etkilenmiyorlar. Aluminyum gibi gövde elektrolizinin hayati önem taşıdığı
teknelerde neredeyse vazgeçilmez. Ahşap tekneler için tartışma sürüyor ancak
yakın zamanda fiberglas seri üretim teknelerin tüm vanaları plastik olursa
şaşırmamak lazım. Avantajlı tarafı bağlantı kovanı veya rekor olarak herhangi
bir başka malzemeyi kullanmak mümkündür. Orijinal True Design plastik vanalar
pek ucuz değil (1'' vana 110TL) ama, piyasada marin standartlara uygun daha hesaplı örnekler
mevcut.
True Design vanalarda,
bir elektrik düzeneği ile vanaların açık veya kapalı olduğunu monitorize etmek
mümkün olabilir.
Vanaların malzemesi ne
olursa olsun, senede 3-4’er kere açılıp kapanmalıdır. Vana içerisinde oluşan
kekamoz veya elektrolizle ortaya çıkan
paslanma sebebiyle vananın kilitlenmesi söz konusu olabilir.
Küresel vanayı, raftan alıp, çalışıp çalışmadığına bakarken parmak kaptırmak ve yaralanmalara sebep olmak gayet mümkün. DİKKAT!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder